KARLAR ÜLKESİ: Erzurum & Kars & Doğu Ekspresi
Son dönemin belki de en trend
seyahat şekillerinden biri Doğu Ekspresi ile Kars’a ulaşım. Bu zamana kadar çok
da bilinmeyen, yılların “şark ekspresi” şu anda farklı bir deneyim yaşamak
isteyen seyahat tutkunlarının gönlünü çeliyor. Öyle ki yataklı ya da örtülü
kuşetli vagonlarda yer bulmak neredeyse imkansız. Ankara Irmak’tan trene
biniyor ve tam 25 saatlik bir seyahatin ardından Kars’a varıyorsunuz. Ana
duraklar sırayla Kırıkkale, Kayseri, Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars...
Doğu Ekspresi Erzurum'a Yaklaşırken |
Doğu Ekpresi - Yol manzaraları |
ERZURUM
Adını cağ
kebabı ve Paladöken ile duyduğumuz Erzurum meğer birçok gizli güzelliği içinde
barındırıyormuş. Uçaktan iner inmez taksi şoförünün de tavsiyesi ile tren
garına birkaç dakika yürüme mesafesindeki Çınar Cağ Kebapçısına gittik.
Seyahatten önce Erzurum’un en iyi cağ kebapçılarını araştırırken en çok
karşılaştığım iki restoran vardı: Gel-Gör ve Koç Cağ Kebap. Ancak; şehir içi
ulaşım açısından daha iyi bir alternatif olarak değerlendirdiğimiz Çınar’da
yediğimiz cağ kebap da çok lezzetli ve makul fiyatlıydı. (1 şiş 9 TL, Ocak
2018) Yemekten sonra valizlerimizi buraya bırakarak yine yürüyerek
ulaşabileceğimiz şehir merkezine doğru yola çıktık.
Erzurum |
Erzurum
Havalimanından tren garına varabilmek için taksi kullandık ancak seyahat
dönüşünde garın hemen önünden havalimanı otobüslerinin kalktığını gördük.
Otobüsler, uçuştan 1,5 saat önce hareket ediyor. Üstelik oldukça maliyet etkin
bir ulaşım şekli: kişi başı 4 TL.
Taşhan (Rüstempaşa Bedesteni)
Kanuni Sultan Süleyman zamanında
Rüstem Paşa tarafından Kervansaray olarak yaptırılan Taşhan, bugün oltu taşı
ürünlerin satıldığı bir kapalıçarşı. Zevkli
mimarisi ve güzel tavan süslemeleri ile, oltu taşı alışverişi yapmasanız bile
içini gezmenizi tavsiye edebileceğim bir yapı.
Taşhan-Rüstem Paşa Bedesteni |
Yakutiye Medresesi (Etnografya Müzesi)
Kapı ve minaresindeki mavi çini
süslemeleri ile dikkat çeken Yakutiye Medresesi, Selçuklu dönemi geleneksel
mimarisine sahip. Taç kapısındaki kitabeye göre 1310 yılında yaptırılan medrese
bugün etnografya müzesi olarak hizmet veriyor.
Yakutiye Medresesi - Takı Bölümü |
Geleneksel Erzurum ev yaşantısı
örnekleri ile eski dönemde kullanılan takı, silah ve elbiselerin sergilendiği
farklı bölümlere ev sahipliği yapıyor. (Giriş 5 TL, Ocak 2018)
Yakutiye Medresesi - Ev Yaşantısı |
Çifte Minareli Medrese
1253 yılında Anadolu Selçuklu
zamanında yapılmış Çifte Minareli Medrese oldukça görkemli bir mimariye sahip.
Minarelerindeki rengarenk çiniler ile dikkat çekiyor.
Çifte Minareli Medrese - Ön Cephe |
Erzurum’un Rus işgali
sırasında çalınan önemli parçaların bugün St. Petersburg’da yer alan Leningrad Hermitaj
müzesinde sergilendiği biliniyor.
Çifte Minareli Medrese |
Üç Kümbetler
Erzurum Kalesi’nin tam karşısında
yer alan Üç Kümbetler; 14. yy’da sekizgen şeklinde inşa edilmiş. Kümbetlerden
en büyüğünün Saltuklu Devletinin kurucusu Emir Saltuk’a ait olduğu düşünülüyor,
diğerleri ile ilgili kesin bilgi bulunmuyor.
Üç Kümbetler |
Erzurum Ulu Camii
Erzurum’un en büyük ve en eski
camisi olarak bilinen ve 1176 yılında Selçuklular tarafından yaptırılan Ulu
Camii, Çifte Minareli Medrese’nin hemen yanında yer alıyor.
Erzurum Kalesi ve Saat Kulesi
Erzurum Kalesi, içindeki saat
kulesi ile birlikte şehrin sembollerinden. Kulenin orijinal saatinin Rus işgali
sırasında çalındığı, şu anda takılı olan saatin İngilizlerin hediyesi olduğu
biliniyor.
Erzurum Kalesi ve Saat Kulesi |
Erzurum Evleri
Erzurum Evleri olarak bilinen
yapılar 11 adet orijinal evin birleştirilmesi suretiyle oluşturulmuş. Çok
sayıda antika obje ve eşyanın sergilendiği bu evler restoran ve cafe olarak
hizmet veriyor.
Erzurum Evleri |
Yanınızda çıtır çıtır yanan sobanın sıcağında oturabilir, yer
sofralarında yemek yiyebilir ya da bizim gibi sadece bu atmosferi solumak adına
bir kahve molası verebilirsiniz. Birşeyler yemek ya da içmek istemezseniz cüzi
bir ücret karşılığında Erzurum evlerini gezip fotoğraf çekebilirsiniz.
Erzurum Evleri-İç Merkan |
Yeme – İçme
Erzurum’da yeme – içme denince
ilk akla gelen elbette Cağ Kebabı. Çınar, Gel-Gör ve Koç Cağ Kebabı
deneyebilirsiniz. Bir diğer alamet-i farika lezzet kadayıf dolması.
Çınar Cağ Kebap |
Kadayıf Dolması |
Alışveriş
Erzurum’dan ne alınır sorusuna
verilebilecek ilk cevap oltu taşından imal edilmiş tespih, takı vb. ürünler.
Bunun için Taşhan’a gidebilirsiniz. Oltu taşı ve gümüşten imal edilmiş farklı
form ve tasarımlardaki envai çeşit ürünü uygun fiyatlarla bulabilirsiniz.
Satıcıların pazarlığa açık olduğunu da söylemeden geçmeyeyim.
KARS
Kars’taki eski yapıların neredeyse
tümü, burada 40 yıl egemenlik süren Ruslar tarafından yaptırılmış. 93
Harbi’nden sonra Kars’ı savaş tazminatı olarak alan Ruslar, Hollanda’dan
getirttikleri mimarlarla Kars’ta şehir planlamasını yapıp büyük askeri tesis ve
resmi binalar inşa etmişler. Bugün okul, restoran, cafe olarak kullanılan ve
baltık mimarisinden izler taşıyan bu eski binalarla çevrili yollarda yürümek
tek kelimeyle büyüleyici. Hele de kar yağmışsa, havada soğuk ama taze bir koku
varsa bambaşka bir dünyada hissediyor insan kendini.
Kars - Yol Manzaraları |
Fethiye Camii
19.yüzyıl başlarında Kars, Rus
işgali altındayken kilise (Alexander Nevski Katedrali) olarak yaptırılan yapı Kars’ın
kurtuluşundan sonra camiye çevrilmiş. Camiye dönüştürülmeden önce bir süre spor
salonu olarak da kullanılan yapının mimarisi beni oldukça etkiledi. Ancak,
geçirdiği restorasyonla orijinal formundan oldukça uzaklaştığı belirtiliyor.
Fethiye Camii |
Kars Kalesi
Tüm ihtişamı ile şehre kuşbakışı
bakan Kars Kalesi, 1153 yılında yapılmış. 1386’da Moğol istilası ile Timur
tarafından yıkılan kale, 1579 yılında Osmanlı Padişahı III.Murat’ın fermanı ile
Kars’a gelen Lala Mustafa Paşa tarafından yeniden yaptırılmış.
Kaleye yaya yolundan ya da araç
yolundan ulaşabilirsiniz. İçini de gezme imkanınız var ancak biz uzaktan
görmekle yetindik.
Kars Kalesi |
Kaleiçi mahallesinde; şehrin
üzerinde tüm görkemiyle yükselen Kars Kalesi’nin tam karşısında yer alan
silindirik formdaki bu yapı; kubbesinin hemen altındaki 12 taş kabartma ile
dikkat çekiyor. Bugün cami olarak hizmet veren 12 Havariler Kilisesi, mimari
detayları ile Kars’ta mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri.
12 Havariler Kilisesi |
Yapı esasen; 932-937 yıllarında
bir Ermeni kilisesi olarak inşa edilmiş. 1064’te Alparslan’ın Kars’ı
fethetmesinden sonra camiye çevrilmiş ancak Rus hakimiyeti döneminde bu kez
Ortodoks Kilisesi olarak kullanılmaya başlanmış. Bu dönemde Ruslar, yapıya 3
adet kapı eklemişler (sol, orta ve sağdaki kapılar) ancak bunu o kadar
ustalıkla yapmışlar ki sonradan ilave edilmiş olmaları yapının özelliğini
hiçbir şekilde bozmamış. Kars’taki Rus hakimiyetine son verilince tekrar camii
olarak açılmış.
Katerina Sarayı ve
Cheltikov Otel
Rus Çarı Nikola tarafından Çariçe
Katerina için yaptırılan Katerina Sarayı, geçirdiği restorasyonun ardından
bugün 34 oda ile otel olarak hizmet veriyor. Katerina’nın hastalanarak vefat
ettiği için kendisi için yaptırılan bu sarayda hiç oturamadığı biliniyor.
Katerina Sarayı Otel |
Cheltikov ailesi tarafından konak
olarak yaptırılan ve sonrasında Rus hükümetine devredilen yapı uzun süre opera
binası olarak hizmet vermiş. Ardından mektep, hastane, doğumevi ve hekim evi
olarak kullanılan bina 2011 yılında otele dönüştürülmüş.
Kars Müzesi
Kars Müzesi’nin alt katı
arkeoloji müzesi olarak üst katı ise etnografya müzesi olarak hizmet veriyor. 2
adet kilise kapısının ve çanının da sergilendiği müzede çok sayıda orijinal
eseri görme imkanınız var. Müzeye giriş ücretsiz.
Kars Müzesi |
Diğer
Kars şehir merkezinde gezerken
Rus döneminden kalma birçok bina dikkatinizi çekecek. Kütüphane binası, İsmet
Paşa ve Fevzi Paşa İlköğretim Okulları, baltık mimarisi üzerine modern ama
bence son derece uyumsuz bir restorasyon geçirmiş Adalet Sarayı bunlardan
sadece birkaçı…
Kars Sokakları |
Boğatepe Köyü
Boğatepe köyü Kars’tan 50 km
uzaklıkta ve 2300 metre yükseklikteki bir yaylada yer alıyor. Bu köy Kars
gravyerinin doğduğu yer. 1910’da İsviçreli bir peynir üreticisi olan David
Moser bu köye geliyor ve geniş otlaklarıyla yöreye aşık oluyor. Köyde tam yağlı
inek sütünden “gruyere” isimli peynirin yapımını başlatıyor ve zamanla
“gruyere”, “gravyer”e dönüşüyor.
Peynir Müzesi - Gravyer Yapım Süreci |
Türkiye’nin ilk peynir müzesi Kars’ın
Boğatepe köyünde bulunuyor: Zavot Eko Müzesi. Burada fotoğraf ve kullanılan
eşyalarla peynir yapım süreci anlatılıyor. Görselleri takip ederseniz özellikle
gravyer peynirin zahmetli ve uzun imalat aşamaları hakkında detaylı bilgi
sahibi olacaksınız.
Peynir Müzesi |
Müzenin yan tarafında kaşar,
gravyer peyniri, tereyağ ve bal satışının yapıldığı bir mağaza var. Fiyatlar eski
kaşar 32 TL/kg; bal 80 TL/kg; gravyer peyniri 110 TL/kg (Ocak 2018)
Çıldır Gölü
Kars ve Ardahan arasında yer alan
Çıldır, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük tatlı su gölü. Deniz seviyesinden
2000 metre yükseklikteki gölün en derin noktası 42 metre. Kışın donduğunda
üzerindeki buz kalınlığının 30-80 cm’yi bulduğu söyleniyor.
Çıldır Gölü & At Kızağı |
Bu kadar kitabi bilgi verdikten
sonra sınırları görünmeyen, etrafı bembeyaz dağlarla çevrili bu muhteşem göl
donduğunda üzerinde olmanın nasıl bir his olduğunu anlatmam lazım. Şöyle
başlayayım; her yer bembeyaz, uçsuz bucaksız, ayağınızın altında dibini
göremediğiniz bir buz kitlesi var. Hava soğuk ama burası masallardaki karlar ülkesi
kadar güzel ve büyüleyici. İlk bir iki adımı ürkerek attığımı itiraf etmeliyim
ama sonrası adeta bir rüya gibi. Bindiğimiz rengarenk süslenmiş iki atın
çektiği kızak Noel babanın ren geyikli kızağını anımsatıyor bana. Buz üzerinde
kaymak muhteşem bir duygu.
Çıldır Gölü |
Kars, bu sene turlar için de
oldukça popüler bir cazibe merkezi. Haliyle Çıldır da nasibini almış turların
yoğunluğundan. İki tane atlı kızak vardı biz gittiğimizde ve bir süre sırada
beklemek gerekti. Kızak ücreti kişi başı 25 TL ve kızak turları 10.30-11.00
civarında başlıyor.
Gölde balık tutmak da önemli bir
aktivite ve yöre halkı için geçim kaynağı. Buradan çıkan balıkların en önemli
türlerinden biri “sarı balık” olarak da bilinen bir çeşit aynalı sazan. Çıldır
gölünün hemen yanında yer alan Atalay’ın Yeri’nde bu muhteşem balıkların tadına
bakabilirsiniz. Kars seyahati boyunca yediğimiz en lezzetli yemeklerden
biriydi. (Porsiyonu; 30-40 TL). Ayrıca, açık havada bir süre vakit geçirdikten
sonra buz kesen bedeninizi ısıtmanızı da sağlayacak mis gibi bir soba var
içeride. Benden söylemesi.
Çıldır Gölü Balık Avı |
Son dönemde, bölgeye artan
rağbetin sonucu olarak bir de balık gösterisi yapılıyor. Balıkçılar ellerindeki
kazma ile buzu kırıyorlar ve suya saldıkları bir ekipman vasıtasıyla balığı
yakalıyorlar. Ücretli olarak yapılan bu gösteri özellikle tur gruplarının
ilgisini çekiyor ancak söylemeden edemeyeceğim tur rehberlerine dikkat: bir
şekilde ilgilendiğinizi hissederlerse ücret talep edip sizi de etkinliğe dahil
etmeye çalışıyorlar.
Ani Harabeleri
İpek yolu üzerinde yer alan ve
tarih boyunca çok sayıda farklı kültüre ev sahipliği yapan Ani Antik Kenti,
Arpaçay nehri boyunca uzanıyor. Nehrin diğer tarafı; Ermenistan… Arpaçay
üzerinde yer alan ve ülkemizi Ermenistan’a bağlayan yıkılmış taş köprüyü de Ani
ziyaretiniz esnasında görme şansınız var.
Ani Harabeleri-1 |
Ani Harabeleri-2 |
Şehir her kuşatma
sırasında darbe alsa da asıl tahribat 1319 yılında yaşanan depremde oluşmuş.
Son yıkım ise Moğollar istilası sırasında yaşanmış. Kentten geriye kalan ana
yapılar Büyük Katedral (Fethiye Camii diye de geçiyor), Abughamrent Kilisesi,
Ebul Manucehr Camii ve Aziz Prkitch Kilisesi. Bunlar, büyük ölçüde korunarak
günümüze ulaşmış. Ani kentinde bu saydıklarımın dışında çok sayıda irili ufaklı
kalıntı mevcut.
Son bir bilgi: Ani Harabeleri
Kars’a 45 km uzaklıkta ve giriş 8 TL. (Ocak 2018)
Sarıkamış Kayak
Merkezi ve Sarıkamış Şehitler Anıtı
Havaalanına sadece yarım saat
mesafede olan Sarıkamış Kayak Merkezi Allahüekber Dağları Milli Parkı
içerisinde yer alıyor. Burası aynı zamanda, tüm sene boyunca yağış alması
nedeniyle kayak sezonunun en uzun sürdüğü kayak merkezi.
Sarıkamış kayak merkezi
sarıçamlarla kaplanmış durumda. Sarıçamlar, 2100-2700 rakımda yetişen tek çam
türü ve yetişebilmesi için nem oranının sıfır olması gerekiyor. Bu sebeple yere
düşen kristal tanecikler de birbirine yapışmıyor. Kristal kar buzlanma yapmıyor,
bu da kayak esnasında sakatlanma riskini düşürüyor. Sarıkamış Kayak Merkezi
Alplerden sonra dünyada “kristal kar”a sahip tek merkez olarak biliniyor.
Sarıkamış Kayak Merkezi |
Biz, Kars’taki son günümüzü
tamamen Sarıkamış’a ayırdık. Sarıkamış, Kars’tan 56 km mesafede. Önce, yol
üzerinde yer alan, Sarıkamış’ta donarak hayatını yitiren 60.000 şehitten bir
kısmının isimlerinin yer aldığı Allahüekber Dağları Sarıkamış Şehitler Anıtını
ziyaret ettik. Kars’ı Ruslar’dan geri almak amacıyla düzenlenen harekatta başkumandan
Enver Paşa Rusları Allahüekber dağlarından aşarak vurmayı hedeflemiş. Allahüekber
dağlarının yer yer 2-3 bin rakımlı geçitlerinde ısı sıfırın altında 30 dereceye
kadar düşüyormuş ve büyük bir bölümü üzerinde yazlık üniformalarla çölden gelen
60.000 Türk askeri bu koşullarda donarak hayatını yitirmiş.
Sarıkamış Şehitler Anıtı |
Şehitler Anıtından sonra öğle
yemeğini yemek için Sarıkamış Kültür Evi’nde mola verdik. Kültür evi, bir sürü
eski objenin yer aldığı değişik bir mekan. Burada; içtiğimiz evelik çorbası tek
kelimeyle nefisti. Mantısını tavsiye etmiyorum. Kaz yemek istiyorsanız önceden
sipariş vermeniz gerekiyormuş.
Yemekten sonra sıradaki hedef
kayak merkezi. Burada yapılabilecek bir sürü aktivite var. Kaymak isterseniz
kayak takımlarınızı Sarıkamış merkezden kiralayabileceğiniz gibi kayak
merkezinde yer alan tesislerden de kiralayabilirsiniz. (Merkezde 2 kayak takımı
ve 1 kızak kiralamanın maliyeti günlük 45 TL, Ocak 2018)
Kayak merkezi toplam 12 km
uzunluğunda, 5 etaplı bir piste sahip. Başlangıç seviyesi de dahil her seviyeye
uygun bir pist var. Dilerseniz özel ders de alabilirsiniz.
Telesiyej |
Kaymak istemiyorsanız tecrübe
edebileceğiniz farklı alternatif aktiviteler mevcut. Kızağa binip çocukluk
günlerinize geri dönebilir ya da sarıçamların içinde keyifli bir telesiyej yolculuğuna
çıkabilirsiniz. Ben, telesiyeje binmeyi ve yukarı doğru ağır ağır yol alırken
etrafın güzelliklerini sindire sindire izlemeyi çok seviyorum. Eğer üşürseniz
ilk durakta inip buradaki tesiste sıcak bir çay/kahve molası verme imkanınız da
var. Telesiyej ücretleri; tek biniş 5 TL; günlük 25 TL (Ocak 2018) Bu fiyat,
diğer popüler kayak merkezleri ile karşılaştırıldığında oldukça makul.
(Kartepe’de tek biniş Mayıs 2017 itibariyle 25 TL idi.)
Sarıkamış Kayak Pisti |
Dönüş yolunda; bir dağ yamacında
yer alan Katerina Köşkü çarpıyor gözümüze .Rus çarı 2. Nikola karısı
Çariçe Katerina için av köşkü olarak yapmış. Tümüyle ağaçtan, tek bir çivi bile
kullanılmadan inşa edilen köşk, askeri komuta merkezi olarak da kullanılmış.
2007 yılına kadar TSK’nin deposu olan köşk, şimdi Kültür Bakanlığı’nın
himayesinde.
Yeme –İçme
Zengin bir yeme içme kültürüne ev
sahipliği yapan Kars’ta birçok yerel lezzetin tadına bakma şansınız var ancak
restoranların hemen hepsi rezervasyonlu çalışıyor. Gitmeden önce rezervasyon
yaptırmayı unutmayın.
Kaz eti, hangel (üzerinde karamelize soğan ile servis
edilen etsiz bir mantı türü), piti (kuzu eti ve nohutla pişirilen bir yemek),
umaç helvası (yöreye özgü bir un helvası) ve reyhan şerbeti buranın imza
lezzetlerinden.
Hangel |
Aşağıda da Kars’ta yemek
deneyimlediğimiz mekanlar ve buralarla ilgili görüşlerimizi bulabilirsiniz.
Kars Kaz Evi: Kars’ın en
bilinen restoranı demek yanlış olmaz. Rus mimarisine sahip bir ev, restorana
dönüştürülmüş. Camlardaki delik işi perdeleri, ahşap tavanı, antika objeleri
ile otantik ve güzel bir atmosfere sahip.
Kars Kaz Evi - Kafkas Gösterileri |
Burada; kaz eti (yanında bulgur
pilavı ile 1 porsiyon=1/4 kaz 70 TL), hangel, umaç helvası, reyhan şerbeti
denedik. Lezzetler yerinde, servis hızlı, sahibi ilgili idi. Yemekten sonra
Kafkas gösterisi oldu. Keyifli ve güzel bir akşam geçirdik. (Telefon: 0474 212
37 13)
Kaz |
Pushkin Cafe ve Restoran:
KOSGEB desteği ile iki kadın girişimci tarafından açılan Pushkin Cafe ve
Restoran Kars’ta mutlaka yolunuzu düşürmeniz gereken mekanlardan biri. İsmini,
bir süre Kars’ta konaklayan ünlü Rus şair Pushkin’den alan mekan yine Rus
mimarisine sahip yapılardan birinin –askeri bir revirin- dönüştürülmesiyle
kurulmuş. Burada yediğimiz pitiyi şiddetle tavsiye ederiz. (Porsiyonu 30 TL,
Ocak 2018) (Telefon: 0474 212 35 35)
Piti |
Hanımeli Restoran: Yazılarımda
olumsuz yorum yapmamaya özen gösteriyorum ama Hanımeli Restoran ile ilgili
sizin de bizim gibi yanılgıya düşmemeniz adına yazma ihtiyacı hissediyorum.
Rezervasyonumuzu yaptırarak gitmemize rağmen “biz sizin adınıza rezervasyon
almadık” diye başlayan olumsuz deneyimimiz profesyonellikten uzak bir
işletmecilik anlayışı ve vasat lezzetlerle devam etti. Trende yaptığımız
sohbetler esnasında birçok kişinin de benzer bir deneyim yaşadığını gözlemlemiş
olduk. Burası, Kars gezimizin hayal kırıklığı idi diyebilirim.
Atalay’ın Yeri: Çıldır
gölünde yer alan Atalay’ın Yeri’nde göl manzarasına karşı, sıcacık yanan
sobanın yanıbaşında yemek yemek büyük bir keyif. Gölden çıkan sarıbalık gerçekten
çok lezzetli, taze ve seyahatimize imzasını atan lezzetlerden biri idi.
Şiddetle tavsiye ederiz. (Porsiyonu 30-40 TL, Ocak 2018) (Telefon: 90 535 211
03 48)
Sarı Balık |
Alışveriş
Kars’ta alışveriş denince ilk
akla gelen şey tabi ki peynir (gravyer ve Kars kaşarı) ve bal. Biz
alışverişimizi şehir merkezinde yer alan Karsak ile Boğatepe Köyü Peynir Müzesi
satış mağazasından yaptık. Karsak’ta çorbasına bayıldığım evelik otu da
satılıyor. ( 50 TL/kg Ocak 2018)
DOĞU BEYAZID – İSHAK
PAŞA SARAYI
Ağrı’nın Doğubeyazıd ilçesinde
yer alan İshak Paşa Sarayı, Topkapı Sarayı’ndan sonra, Osmanlı mimarisinin en
seçkin ve en ünlü eserlerinden birisi. Saraydan çok bir külliye olan İshak
Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nun Lale Devri’ndeki son büyük anıtı olarak
biliniyor.
İshak Paşa Sarayı |
İnşaatının yaklaşık 100 yıl sürdüğü söyleniyor. İshak Paşa Sarayı
ile ilgili bir sürü rivayet var: Bunlardan birisi, saraydaki zindanların pencerelerinin suçlunun işlediği suçun derecesine göre içeriye ışık saçması. Diğer bir rivayet
ise sarayın etrafındaki dağlarda yaşayan köylülerin sağdıkları sütün, muazzam
bir yer altı tesisatı ile saraya ulaşması ve çeşmelerden akması.
İshak Paşa Sarayı-İç Mekan |
Rivayetler ne olursa olsun görür
görmez beni bir peri masalının içine çeken İshak Paşa Sarayı’nı çok beğendiğimi
söylemeliyim. Cami, mutfak, hamam, harem, zindan, gösteri salonu, muhafız odası
gibi bölümlerini ziyaret edebileceğiniz İshak Paşa Sarayı bir yamacın
tepesinden tüm asaleti ve zarafetiyle selamlıyor Ağrı’yı. Girişi, taç
kapısındaki süslemeleri, kubbesi, kısacası her ayrıntısı muhteşem ve son derece
etkileyici.
İshak Paşa Sarayı |
Kars’a mesafesi 190 km olan İshak
Paşa Sarayı’nı gezi rotanıza eklemeyi bir değerlendirin derim ben. Bölgedeki güvenlik koşullarını da dikkate alarak tabi ki.
SON SÖZ;
Belki size de faydası dokunabilir
diye Erzurum-Kars rotamızın özetini de aşağıya ekliyorum:
1.Gün
Uçakla Erzurum’a varış. Çınar Cağ
Kebap’ta öğle yemeği. Taşhan, Çifte Minareli Medrese, Yakutiye Medresesi, Kars
Kalesi ve Erzurum evlerinin görülmesi. Trenle Kars’a geçiş.
2.Gün:
Katerina Sarayı Otel ve Kars
Müzesinin gezilmesi. Çıldır Gölü, Kars Kalesi, Fethiye Camii, 12 Havariler
Kilisesi.
3.Gün:
Ani Harabeleri ve İshak Paşa
Sarayı
4.Gün:
Sarıkamış Şehitler Anıtı ve Sarıkamış
Kayak Merkezi.
5.Gün:
Trenle Erzurum’a geçiş. Çınar Cağ
Kebapta öğle yemeği. Yakutiye Medresesinin içinin gezilmesi ve Erzurum
evlerinde kahve molasını müteakip uçakla Ankara’ya dönüş.
Yorumlar
Yorum Gönder